Evde Ekmek Yapmak

Dilerseniz bu yazıyı okumak yerine dinleyebilirsiniz.

Bu yazıda evde ekmek yapmanın püf noktaları anlatılmayacak, eşsiz tarifler verilmeyecek 🙂 Bunları aktaran çok müstesna insanlar (Oktay Usta gibi) var zaten 🙂 Bu yazıda, evde ekmek yapmak gibi basit bir aktivitenin bize neler kazandırabileceğine odaklanacağım. Hazırsak başlayalım 🙂

Evde ekmek yapmanın, göründüğünden çok daha fazlası olduğunu düşünüyorum. Aslında bir tür meditasyon, bir tür ruhsal terapi sanki. Ve partnerinizle (eşiniz, sevgiliniz, dostunuz vs…) geliştirebileceğiniz harika bir aktivite… Size neden böyle düşündüğümü anlatmak isterim.

Ekmek yapmak için belirli bir oranda un, su, maya ve tuz gerekiyor. Dikkat ve odaklanma bu süreçte kaçınılmaz. Elde edilen sonucun lezzetli bir ekmek olması, bu malzemelerin doğru ölçülerde karıştırılmasına bağlı. Ayrıca ekmek yapma süreci, tüm duyularımızın harekete geçmesini gerektiriyor. Dokunma, koku, görme ve tat… Böylesine duyusal bir deneyim bizi ‘şimdiki an’a çekiyor. İşte bu yüzden ekmek yapmanın, meditasyon gibi stresi azaltıcı bir etkisi olduğunu düşünüyorum.

Bir diğer nokta ise yaratıcılık… Evde ekmek yapmak, aynı zamanda bir yaratıcılık faaliyeti. Farklı malzemelerle denemeler yapabilir, tarifleri kendi zevkimize göre uyarlayabiliriz. Bu, bize yaratıcı becerilerimizi geliştirme ve problemlere çözüm bulma yeteneğimizi kullanma imkanı verir. Bu süreç, başarısızlıkla nasıl başa çıkacağımızı ve başarıyı nasıl tadacağımızı öğretir.

Önemli kazanımlardan biri de tecrübe… Dünyanın en iyi tarifine de sahip olsanız, kullandığınız malzemeleri iyi bilmeniz lazım. Farklı farklı unlar farklı farklı sonuç verecektir. Ve sizin burada, en basitinden, hangi tip unun ne kadar su alma kapasitesine sahip olduğunu bilmeniz gerekir. Veya zeytinyağı mı, ayçiçekyağı mı, tereyağı mı?… Bunlar hep yapa yapa kazanacağınız, başarı ve başarısızlık denizinde edineceğiniz tecrübeler. Sabır… En iyi tarifinizi bulacaksınız.

En değerlisi ise, ekmek yapmanın bana verdiği tatmin duygusu… Kendi ellerimle bir şeyler yaratmak, sonra bunun somut sonuçlarını görmek ve en önemlisi ondan zevk almak… Bu, bana büyük bir tatmin ve başarı duygusu veriyor. Kendi ekmeğimi yaptığımda, sadece mideyi değil, ruhu da doyurduğumu hissediyorum.

Ve tabiki de, şahsıma özel olarak, eşim ile geçirdiğim keyifli zaman… 🙂 Belkıs’ın bu konuda bana katacağı birikimi bir kenara, beraber geçirdiğimiz kaliteli zamanın keyfini başka nerede bulabilirim ki? 😉 Evet, biraz öznel bir yaklaşım ama benim ekmek yapmaktan hoşlanıyor olmam, onun sağlıklı yaşama olan tutkusu ve ekmeğin bizi bu noktada tutkuyla buluşturması… 21. yüzyılda bile bu kadim geleneği evlerimizde devam ettirmenin keyfini, sizler de bizim gibi sevgi dolu bir gelenek haline getirebilirsiniz 😉

Ekmek yapmak sadece bir eylem, bir uğraşı değil, bence bir yaşam tarzı. Yeni başlayanlar, deneyimli ekmek ustaları, kim olursa… Herkesin evde ekmek yapmanın psikolojik sağlığa olan bu pozitif etkilerinden faydalanabileceğine inanıyorum.

Bir Cevap Yazın